Bu sabah annemle metroya biner binmez insanların ilk dikkat ettikleri şey ayakkabılarım oldu. Doğaldır rengi biraz dikkat çekiyor ancak yol boyunca ayağıma bakan bir teyze vardı ki neyi anlayamayıp da o kadar süre ayaklarımı inceleme gereği hissetti veya neden eşini dürtüp ayakkabılarımı gösterdi inanın anlayamadım. Yüzünde ufak bir tebessüm olsa da desem ki beğendi veya "Ah yazık üşüyecek kızcağız" diyor içinden. Hayır... Teyze o an beni ötekileştiriverdi hemen. Şuna bak kış günü ne giymiş dedi belki içinden, belki de ne o öyle çingene gibi dedi. Önemi yok... Böyle şeylere takılmam ama sorun bunu büyük boyutlara taşımamız. İnsan doğası böyle ne yazık ki. Biz beyazsak siyahi olanı hemen garipsiyoruz, gözleri çekik olanı, çok uzun olanı, çok kısa olanı, çok kilolu olanı, çok zayıf olanı, saçı uzun erkekleri, saçı kısa kızları, kışın ince, yazın kalın giyineni vs. bu liste uzar gider. Biraz dizginleyebilsek kendimizi de keşke ne kendi içimize ne de topluma bu şekilde zarar vermesek.
Uzun laflarımın kısası; empati kurmayı deneyip insanları anlamaya çalışalım ve karşımızdaki insanlarla iletişimimizde bunu esas kılalım. Kimsenin ne üzüntüsünden ne de başarısızlığından mutlu olabilecek kadar insanlığımızı yitirmeyelim.
Bu arada bana gelicek olursak; ben ayakkabılarımla çok mutluyum. Güne muhteşem bir enerjiyle başladım. Havalar ısınıyooooor! :) Yaşasın :)
Güzel yazmissin katiliyorum sana cokta tatli olmussun
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim şımarıcam ben böyle giderse :p İnsan öyle içinden birden kelimeler dökülürken buluyo kendini ...
Sil